Kadın siyasetçinin isyanı…

İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında; öncelikle kadın siyasetçi, sonrasında bir anne ve bir babaanne olarak isyan dolu öfkeli bir konuşma yaptı.

İYİ Parti ile MHP arasında ipler ilk defa bu kadar gerildi, MHP’li yöneticilerin Twitter üzerinden Meral Akşener’i hedef alan paylaşımları İYİ Parti’nin grup toplantısında öfke ve isyan olarak patladı.

Meral Akşener, MHP lideri Devlet Bahçeli ve partili arkadaşları tarafından cinsiyetçi hakaretlere maruz kaldığını ifade ederek, “Bu korkakların, bu açıkça dürüstçe mücadele edemeyen korkakların yüzlerine ayna tutmaktır amacım. Geçen hafta önünüze bakmayın utanıyorsunuz biliyorum, Fosforlu Meral diye bir tag çalışması yapıldı. Bu tag’ın nereden niçin geldiğini beş yıl evvel yol yürüdüğümüz arkadaşlarımız bilirler. Bahçeli, Konya’dan üst kurul delegelerini çağırdı ve orada bana ‘Fosforlu Cevriye’ dedi. Konyalı iki genç delege bunu tam da kast edildiği manada fahişe olarak algıladılar ve ağlayarak bana geldiler. Ben onlara kast ettikleri gibi olmadığını izah etmeye başladım. 47 doğumlu Sayın Bahçeli’nin hepimizin geçmişte ağabey dediğimiz Bahçeli’nin o çok genç çocukların gözünde yerle bir olmasın diye Fosforlu Cevriye’nin fahişe olmadığını sert, eli sopalı bir kadın olduğunu söylemek zorunda kaldım. Ben onu korurken gelip giden herkese kahkahalar içinde tam bir yıl boyunca bunu söyledi. Sonra sistem yürümeye başladı, 19 Haziran’da bir kongre yaptık. Ondan sonra benim 9 aylık erkek torunuma, hem de nikâh şahidi olduğu oğlumun çocuğuna ‘nesebi gayri sahih’ dedi. Bunu ifşa ettim ben, birilerinin üzerine yıkıldı. Celal Adan isimli İstanbul milletvekili ve 50 doğumlu bu şahıs döndü hepimize; bana, buradaki herkese ‘sizin analarınız belli babalarınız belli değil’ dedi. Bu devam etti. İsmet Büyükataman isimli bir yaşam formu başından itibaren bana Türk filmlerinden, ki Bahçeli çok meraklıdır, hep o tuhaf Türk filmlerinin tuhaf karakterlerinin isimlerini kullandı. Kereste gibi yaşam formlarına, erkek demeye midem kalkıyor. Onların yüzünün iğrenç olduğunu, her birinin ne kadar korkak olduğunu göstermeye beni vesile kıldın. Sana şükürler olsun Allah’ım. Bu yaşam formlarının eşlerinin suratına nasıl baktığını merak ediyorum” diye konuştu.

***

TBMM çatısı altında bu konuşmaların henüz 8 Mart Dünya Kadınlar Gününden bir gün sonra konuşulması ne kadar acı.

MHP’lileri çileden çıkaran sosyal medyada paylaşımlar yapılmıyor mu, elbette yapılıyor. Özellikle Bahçeli’ye karşı ama kendini bilmezler yüzünden siyasetçi bir kadının böyle hedef alınması doğru değil kanaatimce.

Ülkücü hareketi az da olsa bilen biri olarak bu tür belden aşağı paylaşımlara şaşırıyorum. Çünkü ülkücü hareketin kendi içinde Türk geleneklerine göre bir otokontrol sistemi vardır. Hareket içinde ahlaka aykırı davranışlara müsaade edilmez.

Merhum MHP lideri Alparslan Türkeş’in siyasi hayatını inceleyin; konuşmalarında, yazılı açıklamalarında en zıt olduğu siyasilere veya partilerine yönelik eleştirileri hep seviyeli olmuştur.

Kaldı ki MHP ve İYİ Parti arasındaki bel altı sayılacak paylaşımlar; aynı dünya görüşüne mensup siyasetçiler tarafından yapılıyor, bir başka acı gerçekte bu.

Başta milliyetçi muhafazakâr kesimi temsil edenler; bu paylaşımlarıyla nasıl iktidara gelmeyi düşünüyorlar, açıkçası insan merak ediyor.

Muhafazakâr kesim, ahlaki konularda çok kırılgan bir yapıya sahiptir ve genel siyaseti böylesine germek, seviyeyi düşürmek, toplumda karşılığı olmayan davranışlardır.

MHP ve İYİ Parti liderlerine yönelik bazı zamanlarda bel altı paylaşımlar yapılarak sosyal medya üzerinden algı yapıldığına şahit oluyoruz ama bu gidişata birilerinin dur demesi gerekmiyor mu?

Siyaset dilini keskin kelimelerden kurtarmak lazım. Özellikle kadın siyasetçilere karşı bu dil; ne inancımıza, ne geleneklerimize yakışıyor.