BTP lideri Baş’ın asgari ücret analizi birebir gerçekleşti!
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş’ın ”asgari ücret kısa sürede açlık sınırının altına inecek” sözleri gerçek oldu.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMUAR’ın raporuna göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 3 bin 313 liraya, aynı ailenin yoksulluk sınırı ise 11 bin 466 liraya yükseldi.
Böylece 1 Ocak’tan itibaren 2 bin 825 lira olarak belirlenen yeni asgari ücret daha yılın ikinci ayı tamamlanmadan açlık sınırının altına indi.
Asgari ücret yine açlık sınırının altına inecek demişti
Bu durum üzerine Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş’ın 20 Ocak’ta yaptığı açıklama gündeme geldi.
BTP lideri Yeni Mesaj Gazetesi’nin Youtube kanalı Yeni Mesaj TV’ye yaptığı açıklamada hayat pahalılığından bahsederek, ”Geçen seneki 2 bin 300 lira bu seneki 2 bin 800 liradan daha kıymetli oluyor. Asgari ücret bugün 4 bin lira da olsa, artmış olmayacaktı. Bizim alım gücümüz nerede, ne alabiliyoruz, neye sahip olabiliyoruz? Denklem bu.. Yoksulluk sınırı 8 bin 500 lira ki, bu henüz revize edilmedi, 2021’de yine revize edilecek. Yine açlık sınırının altında bir asgari ücret olacak göreceksiniz. Muhtemelen 3 bin 200, 3 bin 300 lira civarında bir açlık sınırı belirlenecek ve dolayısıyla mevcut asgari ücret bunun yine altında olacak.“ ifadelerini kullanmıştı.
”Çözüm bu topraklardan çıktı”
Açıklamasında ”Yoksul vatandaşın olduğu bir devlet sosyal devlet olamaz.” diyen BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş çözümün Milli Ekonomi Modeli’nde olduğunu ifade ederek şu değerlendirmeyi yapmıştı, ”O zaman devlet bu denklemi kendisi kurgulayıp vatandaşına bunu verecek. Model budur, bunun haricinde hiçbir şey değildir. Bunu yapmıyorsanız siz sosyal devlet değilsiniz, adını ne koyuyorsanız koyun. Kendi kendinize ekonomik bir çark oluşturuyorsunuz ve yürümeye çalışıyorsunuz. Sonuç; aynı sefalet, aynı yoksulluk, aynı hayal kırıklıkları devam ediyor. Çocuklar ‘baba akşama şunu getir’ diyor, o babalar bunu nasıl alacağını kara kara düşünüyor. Ne yazık ki durumumuz bu şekilde. Dünyada hiçbir ülkede böyle bir pozisyon yok, bu Türkiye’ye has bir durum. Bu kadar kötü bir ekonomi yönetimi olamazdı en kötüsünü yönetiyoruz şuan. Bunun çözümü bizim elimizde, çözüm bu topraklarda ve bu topraklar için çıkmış. Milli Ekonomi Modeli bu topraklar için yazılmış. Bunu Çin uyguluyor, Rusya uyguluyor, Güney Afrika uyguluyor, ABD uyguluyor, AB uyguluyor ama biz uygulayamıyoruz.”