Bursa ittifakı: Yurttaşlar artık faturaları yakarak ısınıyor ve aydınlanıyor!

Bursa’da 9 Parti İl Başkanlığı’nın ortak amaçlar için kurduğu “Bursa İttifakı” kabuk değiştirdi. İsim değişikliğine giden yeni görüntüsü ile 15 Temmuz Demokrasi ve Şehreüstü Meydanı’nda açıklamada bulunan gurup “Bursa İçin İşbirliği” adına sanayideki elektrik kesintisi ve cep yakan faturaları gündemine aldı.

Memleket Partisi, Gelişim ve Demokrasi Partisi, Demokratik Sol Parti, Genç Parti, Doğru Parti, Türkiye Değişim Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi , Cihan Partisi ve Liberal Demokrat Parti İl Başkanlarının bir araya getirdiği basın açıklamasını Genç Parti İl Başkan Yardımcısı Okan Polat okudu.

Ortak metinde; “İktidarın beceriksizliği, iş bilmezliği, kadro yetersizliği, ileri görüşlüşükten yoksunluğu, her gün yeni sorunlarla karşılaştırıyor bizleri. Kar yağar, yollar kapanır, uçaklar iniş kalkış yapamaz, yolcular yollarda mahzur kalır. Kimi kentlerimiz günlerce karanlığa mahkum edilir. İnsanlar, karanlıkla, soğukla mücadele etmek zorunda bırakılır. Isparta kenti Ortaçağ karanlığını yaşadı, Sibirya soğuğu ile mücadele etti. Dünyanın yaşamadığı olaylarla karşılaştık. Belki de bir ilki yaşattı iktidarımız. Üç (3) gün boyunca sanayi bölgelerine elektrik verilmedi. Doğalgaz verilmedi. Üstelik doğalgaza ve elektriğe bu kadar zam yapılmışken. Faturalar, üçe dörde katlamışken bir de kesintiyle karşılaştılar. Bursa’mızda toplam (18) tane OSB ( Organize Sanayi Bölgesi) var. OSB’ler ülkemize özgü kuruluşlardır. Bizler için , ülkemiz için övünç kaynağıdırlar. Gururumuzdur onlar. Ürettiklerini yurt dışına satarak ülkemize önemli ölçüde gelir sağlarlar. Borçlarımızı, bütçe açığını kapatmak için üretirler, pazar bulurlar, çabalarlar.

Üretim için gereken hammaddeyi bulurlar, işgücünü yaratırlar. İktidarlardan beklentileri ise üretim için gereken elektriği, doğalgazı sağlamasıdır. Bunlar,düzenli olarak ve ucuz maliyetle sağlanırsa iş dünyası dünya ile rekabet edebilirler. Kesintiler, kısıntılar, üretimi durdurur, rekabet koşullarını sekteye uğratır, azalan üretim, fiyatları da tetikler. Yükselen maliyetler, satış fiyatlarına yansır, toplumun alım gücünü düşürür. Üretim için gerekli olan enerji kaynaklarına yapılan zamlara ne demeli? Yetkililerden aldığımız bilgilere geçen yıldan bu yana ( Ocak 2021- Ocak 2022) elektriğe % 219, doğalgaza % 443 oranında zam yapıldı. Bu zamlar, maliyeti yükselttiği için tüketiciye de pahalı olarak yansıyor. Olan gene halka oluyor. Kesintiler, kısıtlamalar bir ölçüde telafi edilebilir. Kesinti öncesi ya da sonrası yapılacak çalışmalarla eksiklik giderilebilir. Ama kaybolan güveni, kim geri getirebilir? NOSAB’ta ( Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi )otuz ( 30) tane yabancı firma var. Bunlar, bu kesintileri anlayamadılar. Bir sanayi bölgesinde, bir üretim alanında hükümet eliyle elektrik nasıl kesilebilir? Doğalgaz neden verilmez? Bunu yabancılara anlatmak çok zor. Hatta olanaksız. Ülkeye güven kayboluyor. Müşteriler arasında güvensizlik ortamı oluşturuyor. Yaratılan güvensizlik ortamı, dışsatımı olumsuz etkiliyor. Ülkemizin saygınlığı yok oluyor. Güven kaybolunca, yabancı ülkelerdeki alıcılar, başka ülkelere, başka arayışlara yöneliyor. Ayrıca kesintilerden dolayı üretimin durması halinde üretici firmaya ceza kesiliyor. Üretim arttıkça faturalar yükseliyor.

İktidar, sanayicilerden hem ihracaat yapmasını istiyor hem de cezalandırıyor. Yanlış yönetim, beceriksiz yönetim sanayiciye balta vuruyor. Sanayicinin iktidardan beklediği sadece güven ve istikrar. Güven ve istikrarı sağlasın yeter. Sanayici diyor ki : “Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz.” Bir de halkımıza olan yansımalarına ve etkilerine bakalım: Elektrikler aydınlatmıyor, doğalgaz ısıtmıyor ama gelen faturalar , cepleri yakıyor. Çünkü fatura bedelleri, üçe dörde katladı. Şarteller indi, vanalar kapandı. Yurttaşlar, faturaları yakarak ısınıyor ve aydınlanıyor. Ülkeyi ampul yönetiyor ama yurttaşı da gaz lambası ve mum dönemine götürdü!” ifadeleri kullanıldı.